1. Ben kitap *okumalıyım* (must-read) çünkü yarın sınavım var.
2. Sen *yapabileceğin* (can-do) bir şey var mı?
3. O, çok hızlı *koşabiliyor* (can-run).
4. Onlar, her sabah *yürüyüşe çıkmak* (go-walking) istiyorlar.
5. Siz, bu yemeği *denemelisiniz* (should-try).
6. Bu projeyi *bitirmeliyiz* (must-finish).
7. O, Türkçe *konuşabiliyor* (can-speak).
8. Ben, çamaşır *yıkamalıyım* (must-wash).
9. Sen, daha fazla *çalışmalısın* (must-study).
10. Ahmet, arabayı *tamir edebilir* (can-fix).
11. Biz, dükkana *giderek* (by-going) alışveriş yapmak zorundayız.
12. Müzikal bir enstrüman *çalamıyorlar* (cannot-play).
13. Ayşe, yüksek sesle *şarkı söyleyebilir* (can-sing).
14. Çocuklar, bahçede *oynamak* (to-play) isterler.
15. Arkadaşlarınla *gittiğin* (that-you-go) her yere seninle gelmek isterim.

1. Sabahları erken kalkmayı *seviyorum* (like).
2. Oğlum, ödevini *yapmalı* (must-do).
3. Onlara bir mektup *yazmalıyım* (must-write).
4. Sizi, sinemaya *götürebilir* (can-take) miyim?
5. Trenle *seyahat etmeyi* (to-travel) tercih ederim.
6. Yeni bir dil *öğrenmek* (to-learn) zor olabilir.
7. İstanbul’da yaşamayı *düşünüyorum* (considering).
8. Çiçekleri sulamanı *unutma* (don’t-forget).
9. O, piyano *çalamaz* (can’t-play).
10. Ahmet, her hafta sonu ailesini *ziyaret eder* (visits).
11. Uçakla *seyahat etmeyi* (to-travel) sevmiyorum.
12. Sen, çok hızlı *yazıyorsun* (writing).
13. Eski giysilerimi *bağışlamalıyım* (should-donate).
14. Bütün günü *tv izleyerek* (by-watching) geçiremezsin.
15. Anneannemi *ziyaret etmeliyim* (should-visit).