Present Perfect Progressive, or “Şimdiki Zamanın Bitmiş Hali”, is used in Turkish grammar to express an action that started in the past and continues up to the present or the action that has just finished at the time of speaking. This tense is formed with the verb root, a special tense suffix, and the personal suffixes. Unlike English, the duration of the action or the exact start time may not always be mentioned in Turkish.
Exercise 1: Fill in the blanks with the correct form of the verbs in brackets
2. Sen *yazmış olmalısın* (write) çünkü defterde yeni notlar gördüm.
3. O, Türkçeyi *konuşmuş olmalı* (speak) çünkü onu anlıyoruz.
4. Biz *koşmuş olacağız* (run) yarış başladığında.
5. Siz *gelmiş olmalısınız* (come) çünkü kapı açık.
6. Onlar *çalışmış olmalılar* (work) çünkü projeyi tamamlamışlar.
7. Ayşe ve Ahmet *dönmüş olacaklar* (return) tatilden sonra.
8. Zeynep *yazmış olacak* (write) kitabı bittiğinde.
9. Rüzgar *esmiş olmalı* (blow) çünkü ağaçlar yıkılmış.
10. Başkan *konuşmuş olacak* (speak) toplantı bittiğinde.
11. Ben *geçmiş olmalıyım* (pass) çünkü sınav soruları çok kolaydı.
12. Hasan *büyümüş olacak* (grow) yaz boyunca.
13. Siz *bitirmiş olmalısınız* (finish) çünkü proje süresi doldu.
14. Kedi *yemiş olmalı* (eat) çünkü mama kabı boş.
15. Çocuklar *oynamış olacaklar* (play) çünkü oyuncaklar dağılmış.
Exercise 2: Translate the following sentences into Turkish and fill in the blanks
1. She must have *kalmış olmalı* (stay) at the hotel because she was not at home.
2. We will have been *çalışmış olacağız* (work) by the time you arrive.
3. They must have *almış olmalılar* (buy) the gifts because the bags are full.
4. I will have *arayış olacağım* (call) him until he answers.
5. He must have *oynuyor olmalı* (play) the game because he loves it.
6. You must have *getirmiş olmalısın* (bring) the food because the kitchen is empty.
7. We must have *biliyor olmalıyız* (know) the truth because we can see it.
8. They will have been *gidiyor olacaklar* (go) by the time we reach.
9. You must have *bağışlamış olmalısın* (forgive) him because you are smiling.
10. He will have *uyanmış olacak* (wake) by the time we reach the school.
11. I must have been *seviyor olmalıyım* (love) her because I can not forget her.
12. They must have *görüyor olmalılar* (see) the movie because they are talking about it.
13. She will have been *yapmış olacak* (do) the assignment by the time the bell rings.
14. You will have been *anlıyor olmalısın* (understand) the problem when I explain it.
15. I will have been *koruyor olacağım* (protect) you until you feel safe.