1. Eğer hava güzel *olurdu*, dışarı çıkardım. (Use o verbo “olmak” no condicional para expressar uma condição hipotética)
2. Eğer para *sahip olsaydım*, yeni bir araba alırdım. (Use o verbo “sahip olmak” no condicional para expressar uma situação irreal)
3. Eğer daha çok çalışsaydın, sınavı *geçerdin*. (Use o verbo “geçmek” no condicional para falar de um resultado hipotético)
4. Eğer sen burada olsaydın, çok mutlu *olurdum*. (Use o verbo “olmak” no condicional para expressar um desejo)
5. Eğer erken kalksaydık, otobüsü *yakalarız*. (Use o verbo “yakalamak” no condicional para uma possibilidade)
6. Eğer daha dikkatli olsaydın, hata *yapmazdın*. (Use o verbo “yapmak” no condicional negativo para uma consequência)
7. Eğer daha iyi yemek yersek, sağlığımız *daha iyi olurdu*. (Use o verbo “olmak” para expressar uma condição ideal)
8. Eğer bana yardım etseydin, işi *bitirirdik*. (Use o verbo “bitirmek” no condicional para expressar uma ação conjunta)
9. Eğer arabam bozulmasaydı, seninle tatile *giderdik*. (Use o verbo “gitmek” no condicional para falar de um plano frustrado)
10. Eğer derslere düzenli katılsan, çok şey *öğrenirdin*. (Use o verbo “öğrenmek” no condicional para uma hipótese de aprendizado)

1. Eğer İstanbul’da yaşasaydım, Boğaz’da yürüyüşe *çıkar*dım. (Use o verbo “çıkmak” no condicional para expressar um hábito hipotético)
2. Eğer sınavı geçseydin, çok mutlu *olurdun*. (Use o verbo “olmak” no condicional para expressar uma emoção)
3. Eğer daha fazla param olsaydı, ev *alırdım*. (Use o verbo “almak” no condicional para expressar desejo material)
4. Eğer bugün yağmur yağmasaydı, pikniğe *giderdik*. (Use o verbo “gitmek” no condicional para uma condição climática)
5. Eğer daha erken haber verseydin, planlarımızı değiştirebilirdik. (Use verbo “değiştirmek” no condicional para uma possibilidade)
6. Eğer çocuklar dışarı çıkarsa, oyun oynarlardı. (Use verbo “oynamak” no condicional para uma ação provável)
7. Eğer daha çok kitap okusaydın, kelime dağarcığın *gelişirdi*. (Use verbo “gelişmek” no condicional para falar de progresso)
8. Eğer seninle konuşsaydım, sorunları *anlatırdım*. (Use verbo “anlatmak” no condicional para uma conversa hipotética)
9. Eğer tatil daha uzun olsaydı, yurt dışına *çıkar*dık. (Use verbo “çıkmak” no condicional para planos de viagem)
10. Eğer telefonun çalmasaydı, mesajı *gönderirdim*. (Use verbo “göndermek” no condicional para uma ação que não aconteceu)