1. Eğer yağmur *yağarsa*, dışarı çıkmayız. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
2. Ders çalışırsan, sınavı *geçersin*. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
3. Eğer erken *gelirsen*, birlikte kahve içeriz. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
4. Hastalanırsan, doktora *gidersin*. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
5. Eğer para *biriktirirsen*, tatil yaparsın. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
6. Eğer onu ararsan, sana yardım eder. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
7. Eğer iyi *dinlersen*, dersleri anlarsın. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
8. Eğer erken *yatarsan*, sabah dinç olursun. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
9. Eğer bu kitabı *okursan*, çok şey öğrenirsin. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
10. Eğer spor *yaparsan*, sağlıklı kalırsın. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)

1. Eğer telefonunu *bulursan*, bana haber ver. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
2. Eğer dışarısı soğuk *olursa*, kalın giyin. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
3. Eğer bana yardım *edersen*, işi çabuk bitiririz. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
4. Eğer sinemaya *gidersen*, bana da söyle. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
5. Eğer geç kalırsan, öğretmen kızar. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
6. Eğer bu yemeği *beğenirsen*, tarifini veririm. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
7. Eğer erken *hazırlanırsan*, erken çıkarsın. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
8. Eğer mektubu *gönderirsen*, hemen cevap gelir. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
9. Eğer bu oyunu *kazanan*, büyük ödül alır. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)
10. Eğer sabah *koşarsan*, günün güzel geçer. (조건법, ‘-se/-sa’ 사용)