터키어 조건문 연습 1: 현재형 조건문
1. Eğer hava güzel *, dışarı çıkarız. (현재 시제, ‘be’ 동사)
2. Sen gelirsen, ben *beklerim*. (현재 시제, ‘기다리다’)
3. Eğer çalışırsan, sınavı *geçersin*. (현재 시제, ‘합격하다’)
4. Eğer suyu kaynatırsan, çay *yapabilirsin*. (가능성 표현, ‘할 수 있다’)
5. Eğer erken uyursan, sabah *dinç olursun*. (현재 시제, ‘상태가 되다’)
6. Eğer bana haber verirsen, ben de *yardım ederim*. (현재 시제, ‘돕다’)
7. Eğer kitap okursan, bilgin *artar*. (현재 시제, ‘증가하다’)
8. Eğer yemeği beğenirsen, bana *söyle*. (명령문, ‘말하다’)
9. Eğer yağmur yağarsa, biz evde *kalırız*. (현재 시제, ‘머무르다’)
10. Eğer müzik dinlersen, ruhun *rahatlar*. (현재 시제, ‘편안해지다’)
2. Sen gelirsen, ben *beklerim*. (현재 시제, ‘기다리다’)
3. Eğer çalışırsan, sınavı *geçersin*. (현재 시제, ‘합격하다’)
4. Eğer suyu kaynatırsan, çay *yapabilirsin*. (가능성 표현, ‘할 수 있다’)
5. Eğer erken uyursan, sabah *dinç olursun*. (현재 시제, ‘상태가 되다’)
6. Eğer bana haber verirsen, ben de *yardım ederim*. (현재 시제, ‘돕다’)
7. Eğer kitap okursan, bilgin *artar*. (현재 시제, ‘증가하다’)
8. Eğer yemeği beğenirsen, bana *söyle*. (명령문, ‘말하다’)
9. Eğer yağmur yağarsa, biz evde *kalırız*. (현재 시제, ‘머무르다’)
10. Eğer müzik dinlersen, ruhun *rahatlar*. (현재 시제, ‘편안해지다’)
터키어 조건문 연습 2: 과거형 조건문
1. Eğer dün gelmiş olsaydın, seni *görürdüm*. (과거 가정법, ‘보다’)
2. Eğer erken kalksaydın, otobüsü *kaçırmazdın*. (과거 가정법, ‘놓치다’)
3. Eğer kitabı okusaydın, konuyu *anlardın*. (과거 가정법, ‘이해하다’)
4. Eğer bana yardım etseydin, işi *bitirirdik*. (과거 가정법, ‘끝내다’)
5. Eğer yağmur yağmasaydı, pikniğe *gitseydik*. (과거 가정법, ‘가다’)
6. Eğer sınava iyi çalışsaydın, notun *yüksek olurdu*. (과거 가정법, ‘높다’)
7. Eğer onu aramasaydın, o *kızmazdı*. (과거 가정법, ‘화내다’)
8. Eğer yemeği beğenmeseydin, bana *söylerdin*. (과거 가정법, ‘말하다’)
9. Eğer daha dikkatli olsaydın, hata *yapmazdın*. (과거 가정법, ‘하다’)
10. Eğer biz daha önce tanışsaydık, daha iyi *anlaşırdık*. (과거 가정법, ‘이해하다’)
2. Eğer erken kalksaydın, otobüsü *kaçırmazdın*. (과거 가정법, ‘놓치다’)
3. Eğer kitabı okusaydın, konuyu *anlardın*. (과거 가정법, ‘이해하다’)
4. Eğer bana yardım etseydin, işi *bitirirdik*. (과거 가정법, ‘끝내다’)
5. Eğer yağmur yağmasaydı, pikniğe *gitseydik*. (과거 가정법, ‘가다’)
6. Eğer sınava iyi çalışsaydın, notun *yüksek olurdu*. (과거 가정법, ‘높다’)
7. Eğer onu aramasaydın, o *kızmazdı*. (과거 가정법, ‘화내다’)
8. Eğer yemeği beğenmeseydin, bana *söylerdin*. (과거 가정법, ‘말하다’)
9. Eğer daha dikkatli olsaydın, hata *yapmazdın*. (과거 가정법, ‘하다’)
10. Eğer biz daha önce tanışsaydık, daha iyi *anlaşırdık*. (과거 가정법, ‘이해하다’)