Ejercicio 1: Oraciones condicionales en turco
2. Eğer param *olsaydı*, yeni bir araba alırdım. (Condición irreal en pasado, «si tuviera dinero»)
3. Eğer erken *gelirsen*, seni beklerim. (Condición real en presente, «si llegas temprano»)
4. Eğer onu ararsan, cevap verir. (Condición general, «si lo llamas»)
5. Eğer çalışırsan, sınavı *geçersin*. (Condición real, «si estudias»)
6. Eğer yağmur yağarsa, dışarı çıkmayız. (Condición futura, «si llueve»)
7. Eğer yemeği bitirirsen, tatlı alabilirsin. (Condición real, «si terminas la comida»)
8. Eğer bana yardım etseydin, işleri bitirirdik. (Condición irreal en pasado, «si me hubieras ayudado»)
9. Eğer kitapları okursan, daha çok şey öğrenirsin. (Condición general, «si lees los libros»)
10. Eğer onu görürsen, selam söyle. (Condición futura, «si lo ves»)
Ejercicio 2: Oraciones no condicionales en turco (hechos generales y hábitos)
2. İnsanlar genellikle sabahları kahve *içer*. (Hábito, «la gente suele tomar café por la mañana»)
3. Kışın İstanbul çok soğuk *olur*. (Hecho general, «en invierno Estambul es muy frío»)
4. Su kaynadığında, buhar *çıkar*. (Hecho general, «cuando el agua hierve sale vapor»)
5. Kediler genellikle gece *uyur*. (Hábito, «los gatos suelen dormir por la noche»)
6. Öğrenciler ders çalışırken sessiz *olur*. (Hecho general, «los estudiantes son silenciosos mientras estudian»)
7. Yazın insanlar daha çok dışarı *çık*ar. (Hábito, «en verano la gente sale más»)
8. Ay ışığı geceyi *aydınlatır*. (Hecho general, «la luz de la luna ilumina la noche»)
9. Çiçekler baharda *açar*. (Hecho general, «las flores florecen en primavera»)
10. Balıklar suda *yüzer*. (Hecho general, «los peces nadan en el agua»)